12.03.2007

DARALMA RAPORU!!!


İçimin bu kadar sıkılmış olması normal mi bilmiyorum..
Can perperiişannnn eşim dostummm uyansınnnnn..
Kendimi dizi fragmanından beter hissediyorum..
Çünkü kendimi sonuna kadar mutsuz edecek sebepler buluyorum
ve %100 inanıyorum bunların doğruluğuna..
Bir süre sonra da bunlar benim gerçeklerim oluyor
ve fena daralıyorum..

Daha önce söylemiştim,
bu aralar CSI tarzı bi kitap okuyorum,
okurken arada alpernatifi hatırlıyorum,
"ne güzeldi onun dedektif hikayesi" diyorum..
İşin kötü yanı okuduğum kitapta,
katil kim merak etmiyorum.
Kendimi "amaaann kimse kim?" umursamazlığı içinde buluyorum..
Halbuki alpernatifin hikayesinde nasıl da merak etmiştim olayların sonunu..
O hikayede ben de vardım ama..
Sanırım ben içinde olmadığım hikayeleri sevmiyorum..

Ismarlama olan hiçbir şeyi sevmiyorum..
Ben istedim diye bana gösterilen ilgiden tiksiniyorum
ama ilgisizlikten tiksindiğim kadar değil.
( ilgilenmediğimizin ilgisi,
ilgilendiğimizin ilgisizliği gibidir.
di mi? )

Bazı yazılarımı seviyorum
ama bazı yanlarımı sevdiğim kadar değil..
Kalan zamanımda da kendime saldırıyorum,
en çok da "eksiksin" diyorum..
Eksikliğimin büyüklüğü,
kedi gibi muhtaç olmamda biliyorum..

Hani bazen programlar yapıp,
en güzel kıyafetlerinizi giyip,
bir yere gitmeyi planlarsınız..
Mesela yılbaşıdır,
şurada yemek yenecektir,
ardından bilmemkimlerle buluşulup,
filanca mekana gidilecektir..
Bir de tabii çok eğlenilecektir.
Hazin olan şu,
bazen tüm bunlar gerçekleştirilmesine rağmen eğlenilemeyebilinmektedir!!!
Sebep de bazen mekana,
bazen şarkıcıya,
bazen içkilere yüklenir..
Oysa benim sebebim kafamda dönmektedir:
Benimle yeterince ilgilenilmemiştir!!!!

Evet ben böyle bir sakatlığa sahibimdir,
merkezde olmazsam eğlenemem..
Herkes kendi havasında olmamalıdır, ne münasebet..
Bütün planların içinde ben de olmalıyımdır
ve hatta bütün seçimlerde benim dahlim olmalıdır..
Bütün konuşmalar benimle geçmeli,
herkes benimle dans etmeli,
farklı bir şey yapılacaksa benim fikrim sorulmalıdır.
Ve bunlar ben zorladığım için değil,
herkes bana çok bayıldığı,
herkes benimle konuşmak istediği,
herkes benim yanımda olmak istediği için,
kendiliğinden,
doğal bir şekilde olmalıdır..
Ben kuş gibi hafifim,
tüy gibi uçucuyum,
melek gibi gülümsememle etrafa ışık saçıyorum zannetmeliyimdir..
İşte ancak o zaman gecenin sonunda "eğlendim" diyebilirim..
( acıklı tabii
siz de kendi sorunlarınızı dert zannediyordunuz )

Öğreneceğim çok şey var daha..
Pişmem gereken çok konu var..
ve önümde anlatmam gereken bir haftasonu var.

Cumartesi sabahı,
önce kuaför işkencesine uğradım
Sonra sevgilimle buluşup,
Mc’ te bi şeyler yedikten sonra,
sinemada Mavi Gözlü Dev’ i izledim..
Görüntü kalitesi iyiydi,
oyunculuklar fena değildi ama ben filmi beğenmedim..
Ellerinde bu kadar iyi bir malzeme varken,
yani kooooskoca Nazım Hikmet’ in,
zaten kendisi "film gibi" hayatı varken,
bu kadar yavan ve boş bir film çekmek,
ayrı bir yetenek gerektiriyor olmalı.
( şu bende olmayan cinsinden )

Filmden sonra Ekvator’ da febeee maçını seyrettik..
Sevgilim sevindi,
ben üzüldüm dememe gerek yok herhalde..
( fenerliyle hayatta çıkmam bi daha!!! )

Evde anneannemin doğumgününü kutladık..
Pastamızı kestik,
hediyelerimizi verdik.
Ona bütün ömrünce mutluluklar diledik..
69 yaşını bitirdi anneannem..
27 yaşında torun sahibi anneannem..
Torununun çocuğunu bile görmeye namzet anneannem..
Hayata erken başlamışlığıyla beni kıskandıran anneannem..
Bense hayatın ancak ucundan tutabiliyorum hala..
Üstelik gerçekte hayattan ne istediğimi bile bilmiyorum daha...

Pazar günü
Pizza Hut’ ta yemek yiyip,
Starbucks’ ta oturup,
bir saat bilardo oynadıktan sonra,
Galatasarayımın maçını izledik.
Güzel bi hediye verdi Galatasaray bana..
O an ihtiyacım vardı bu galibiyete tam da..
Belki de haftasonumun tek sevinciydi bu nida..
Çünkü diğer yaşadıklarımın tümü,
çok yavan geliyor artık bana..

Zaten Nip Tuck da yok artık...


2 yorum:

alpernatif dedi ki...

Aşkolsuuuuuuuuuun
Sensiz olur mu hiç
Yarına kadar sabretmesini bil yeter :)
*****************************
Aynı derdi bende çekerim ama
Hayat bizim üzerimize dönmüyor maalesef :)

dolphinblue dedi ki...

sevgili likelife,

kendini eleştirebilme şekline bayılıyorum :) nasıl bu kadar sevimli hale getirebiliyorsun onuda hala anlayabilmiş değilim. herkesin harcı değildir ben merkezciyim diye itirafta bulunmak :) tebrik ediyorum seni...

ps: ve haklısın nip / tuck yok... ekran ne kadar yavan kaldı değil mi? belki başlatırlar yeni sezonunu ama ne zaman bilmem...

sevgiler

dolphin