22.02.2007

GÜZEL YAZI...



"güzel yazı" diye bir ders vardı ilkokulda..
Güzel miydi değil miydi bilmiyorum ama,
hep yazardım ben..

"el yazısı" çıktı başımıza sonra..
Sanki daha önce ayağımızla mı yazıyorduk yazıyı diye sordum babama!!

"güzel sanatlar fakültesi" daha da büyük şok yaratmıştı bünyede,
sanatın çirkinimola? şaşırmalarında..
Tabii o zaman
"milli tarih ve milli coğrafya" ile tanışmamıştım daha..
Allahtan "milli fizik" çıkmadı karşıma...

Dün iş çıkışı,
yine bekliyordu sapığım yolun karşısında..
Ben üzerine üzerine yürüyüp,
suratına karşı
"güzel türkçemiz" den birkaç kelime sıralayacaktım ama,
işyerinden bir arkadaşım vardı yanımda..
Eşi onu almaya gelecekmiş tesadüfen,
biraz da kendini o manyağa göstermiş oldu bu sırada,
hani "bu kız yalnız değil" havalarında..
Ama bu geçici çözümlerle
daha nereye kadar başımdan savacağım bu salağı soruları kaldı aklımda..



*************************************************************

Gözleri aşka gülen taze söğüt dalı mıyım ben acaba?
Böyle şarkılarda,
şiirlerde başkalarına yazılmış şeyleri kıskanırım sık sık
- bkz keşke o ben olsaydım dediğim hikaye kadınları-

"yaaani bu söz önce bana söylenmeliydi!!" filan diye sızlanırım..
Ama çabuk unuturum..
Bir tanesi hariç..
Dönüp dolaşıp,
onu düşünürüm ve derim ki
"acaba bir gün benim için de,
buna eşdeğer bir şey yazılacak mı?"

Şudur ki:
"Bu şehrin bana verdiği
en tatlı yemiş,
en akıllı söz,
en insan sokaksın,
günlük güneşlik rüzgarım benim.
Saçları saman sarısı kirpikleri mavi karım benim..."

Günlük güneşlik rüzgar..
Birinin "günlük güneşlik rüzgar" ı olduğunuzu düşünsenize!!!!
Bundan daha büyük,
daha değerli bir benzetme olamaz bence..
Arkamdan bir şey söylenecekse,
günlük güneşlik bir rüzgardı denmesini isterim benim için..

Bir de,
içimizde her daim var olan,
"acaba beni gerçekten söylediği kadar seviyor mu?" sorularına,
en azından benim kafamdakilere,
sonuna kadar cevap oluşturacak bir cümle var ki,
bu cümle,,
ne "senin için ölürüm",
ne "sen benim herşeyimsin"
ne de "sensiz yaşayamam" gibi klişe bir cümle..

Şiirlerden seçilmiş,
süslü bir cümle de değil..
Basit,
kısa,
betimlemesiz
ve kestirme..
Ama benim için,
duyduğum zaman gerçekten sevildiğime inanacağım tek cümle:
"beni kaybedemezsin"

Fark ettiniz mi bu küçücük 2 kelimenin,
içinde barındırdığı anlamı?
Bu anlam,
"beni sevdiğin için seni seviyorum" değil..
"ancak güzel olursan seni severim,
masum olursan seni severim,
ahlaklı olursan seni severim" gibi şartlı,
içinde tehditlerin kol gezdiği bir cümle değil..

Diyor ki,
ne yaparsan yap,
ne dersen de,
nereye gidersen git,
bana ne kadar acı çektirirsen çektir,
istersen yıllarca yüzünü gösterme,
saçının teline hasret kapılarında beklet,
cehennem kapılarında süründür,
yine de "beni kaybedemezsin"

Bence bu,
dünyada birine söyleyebileceğiniz en güzel cümle..

Peki sizce,
ömrünüzde hiç
"kaybedemeyeceğiniz birinin günlük güneşlik rüzgarı" oldunuz mu?
Biraz düşünün bunu..





2 yorum:

alpernatif dedi ki...

Pekiiiiiiii
Birisi benim kaybedemeyeceğim günlük güneşlik rüzgarım oldu mu?
Bu daha mühim :)

caglarbilir dedi ki...

beni hiç kaybetmezsin...
daha net oturmuyor mu senin istediklerine.