17.01.2007

YAPMAYACAK, BİLİYORUM...



- o çeklerin fotokopisini çeker misin?, dedim..
- hmmm oldu canım başka derdin?, dedi..
Aslında biliyordum kabul etmeyeceğini..
 
Elimde,
sisteme girmem gereken 39 tane çek var,
ki bu işlem en azından yarım saat sürer...
Bi de bu çekleri girmeden önce
3’ er 3’ er fotokopilerini çekmem gerekiyor
- tarih sırasıyla! -
Ve ben bu işten nefret ediyorum,
Çünkü fotokopi makinesi muhasebede..
kalk oraya git,
çekleri sırala,
başlarına bi iş gelmeden fotokopilerini çek filan..
 
Halbuki hazır çekilmişi gelse elime,
ne güzel olurdu..
O yüzden dedim,
bana çekleri getiren kıza..
"fotokopilerini çeker misin?" dedim..
Çekmeyeceğini biliyordum,
ama yine de sordum,
Çünkü denemeliydim..
Ya çekseydi?
Nasıl da rahat edecektim..
Ohh, önüme hazır gelecekti ne güzel..
Bu küçük bi ihtimal de olsa değerlendirmeliydim..
O yüzden çekmeyeceğini bile bile,
sordum..
 
Böyle yaptığım durumlarda içim rahatlar..
"hayır diyeceğini biliyordum ama yine de denedim"
dediğim durumlarda yani..
Çünkü daha sonra
"ya bi uğraşsaydım belki olurdu" dememiş oluyorum,
kendimi ferahlatıyorum..
 
Bazen sevgilime de,
yapmayacağını bildiğim bir şeyi yapmasını söylüyorum..
O, "hayır" demiyor,
"tamam yaparım" diyor..
Ama yapmayacağını da biliyorum..
“ yapacağım “ demesi benim için bi şey ifade etmiyor..
Biliyorum ki yapmayacak..
 
Ama bu durumlarda,
"en azından denedim" diyerek kendimi rahatlatamıyorum,
tam tersine içim daha da kararıyor..
"yapıcam dedi ama yapmıycak biliyorum!"
diye diye kendimi mutsuz ediyorum..
Ki, kendimi mutsuz etme konusunda epey iyi sayılırım..
( pratik işe yarıyor )
 
Bir zamanlar fırtınalar estirirdim diyor şarkıda..
Ben her zaman fırtınalar estiriyorum..
Ufff, ne zormuş be!!
 
 

Hiç yorum yok: