5.06.2008

olan biten...



başından çok şeyler geçmiş o insanların gizemli havasını bürünmeye çalışmayacağım size.
yazamadığım bunca süre içinde akla hayale sığmayacak şeyler gerçekleşmedi neticede.
en son yazdığım “ tatil havadislerinin “ üstünde değildi hiçbiri en azından.
( hiç olmazsa bana göre )

evlendiğimizden beri 1 ( yazıyla bir ) kerecik bile sinemaya gitmemiş olmamız,
benim için en büyük havadis sayılabilir aslında.
“ flört dönemi “ tabir edilen dönemde,
o kadar çok gezmişiz,
o kadar çok – gerekli, gereksiz –
cafe,
sinema,
alışveriş merkezi vs görmüşüz ki,
mal bulmuş Mağribi gibi eve çöreklendik.
koltuklara,
mutfağa,
play station’ a kilitlendik,
durmadan DVD izledik.

bu haftasonu artık tam da
“ sinemaya gidicez bak kaytarmak yok “ yaparız diye düşünürken,
arkadaşlar aradı:
- cumartesi bize gelin beraber takılalım,
gece de kalırsınız, dedi.
teklif güzeldi,
biz de biraz düşünüp kabul ettik.

ben hala içimden,
“ pazar günü geç de kalksak nasıl olsa tatil,
o zaman gideriz sinemaya “ diye geçirmekteydim.

neyse cumartesi günü akşamüstü gibi gittik,
önce alışveriş yaptık marketten bir sürü,
sonra eve geçip biraz sohbet ettikten sonra,
yemek yedik.

yemek faslında:
- ee piizlenmeyecek miyiz biz? dedim.
onlar da “ biz yemekten sonra tekila içiciiiiz “ dediler
- sevdicek dahil -
ben de,
( buraya dikkat )
tekila bende ertesi gün baş ağrısı yapıyor diye rakı içtim.
“ benimki “ 1 kadeh rakıda bana eşlik ettikten sonra,
yemek sonrası “ tekila shotlarına “ iştirak ettiğinden,
neredeyse “ bir küçüğün “ tamamını tek başıma içtim.

ama neyse ki geceyi ayılıp bayılmadan,
midemden dışarı bir şeyler çıkarmadan,
sadece gereğinden biraz fazla konuşup gülerek tamamladım.

tamamladım da..
bu işin sabahını hesaba katmadım…
ya da sevdicek katmadı..
sabahın dokuzunda uyandı..
beni de kaldırmak için elinden geleni yaptı!
“ bak daha ev sahipleri kalkmadı,
biz misafiriz,
yat! “ diyorum,
habire kımıldanıyor,
bir şeyler anlatıyor,
cep telefonumun müzikleriyle oynuyor!
neyse zorlukla da olsa bir lavaboya gideyim bari dedim.
fakat başım sanki 5 dk önce içki içmişim gibi dönmekte,
akşamki sarhoşluk aynen devam etmekte!
zerre kadar ayılmamışım.
üzerine bir de mide bulantısı ve baş ağrısı eklenmiş!
ayakta durmayı bırakın,
oturamıyorum!

oradan nasıl çıktık,
ben takside mide bulantıma dayanıp kendimi eve nasıl attım bilmiyorum.
ama uyuyup uyanıp arada bir ilaç içerek akşam 9’ a kadar yattığımı biliyorum.
böylece pazar planları yine iptal oldu..

bu hafta da büyük ihtimalle cumartesi çalışacağım..
önümdeyse koca bir “ artı yoğun “ perşembe öğleden sonrası
ve “ tüm finansçıların kabusu “ cuma günü beklemekte.

temennilerimse bu haftasonunun,
hiç olmazsa bana kalan kısmının,
çok iyi geçmesi yönünde..

portekiz’ i mucizevi bir şekilde yenebilmemiz yönünde bir de…

Hiç yorum yok: